25.000 TL'ye varan nakit fırsat!
0
faizli
İhtiyaç Kredisi Ret Olma Nedenleri
Ülkemizde tüm kredi türleri içerisinde en fazla ret oranı olan kredi türü ihtiyaç kredisidir. Bunun nedeni ihtiyaç kredilerinin genellikle teminatsız olarak kullanılmasından dolayı riskinin fazla olması ile batık oranlarının diğer kredi türlerinden çok olması yatmaktadır.
Ülkemizde 2015 yılı ve sonrasında ihtiyaç kredisi başvurularının neredeyse %50’sinden fazlası bankalar tarafından ret ediliyor. Son yıllarda ihtiyaç kredilerinde ret oranlarının artmasının başlıca nedeni, batık oranlarının çok fazla artması ile ihtiyaç kredisi değerlendirme ölçütlerinin bankalar tarafından sıkılaştırılması yatmaktadır. Şimdi ihtiyaç kredisinin başlıca ret olma nedenlerine bir bakalım:
1-SGK Kaydının Olmaması veya Asgari Ücret Üzerinden Gösterilmesi
Kredilerin en fazla ret olma nedenlerinden biri de SGK kayının yeterli olmamasıdır. Öncelikle şunu netleştirmek gerekir ki, yasal olarak çalışması olmayan (SGK kaydı olmayan), yani bir işyerinden sigortası, BAĞ-KUR kaydı veya emeklilik olmayan bir kişinin ihtiyaç kredisi kullanması günümüzde artık çok büyük istisnalar olmadığı sürece, mümkün değil.
Bankaların genelleme olarak kişilerin SGK kaydında aradığı temel özellikler şöyledir:
1- SGK kaydındaki gelirin, istenilen kredi tutarı ile oranlı olması gereklidir. Örneğin, kişinin geliri SGK kaydından 2.000 TL ise aylık ödeyebileceği kredi tutarının 1.000 TL olması gibi (Ek gelirlerde SGK kaydındaki gelirlere dâhil edilebilir.)
2- Son işyerinde en az 3 aydır kesintisiz olarak çalışması ve en az bir yıldır sigortalı olması gereklidir. Bu sürelerin istisnaları olmakla birlikte, bankaların genelinde değerlendirme bu şekildedir.
3- Kredi kullanmak isteyen kişi vergi levhalı ise çalıştığı sektöre göre değişiklik göstermekle birlikte, ortalama açılış üzerinden 1 yıl geçmiş bir vergi levhası istenmektedir.
2- Kredi Notunun Düzgün Olmaması
Bankaların kredi taleplerinin en fazla ret etme sebeplerinin başında kişilerin bankalar ile çalışmasının düzgün olmaması, yani kredi notunun düşük olması gelmektedir. Kredi notu birçok bileşenin değerlendirilmesi sonucu oluşan bir notlama sistemi olsa da en büyük payı ödeme düzeni oluşturmaktadır. Özellikle ihtiyaç kredilerinde risk yüksek olmasından dolayı, kredi notu yeterli olmayan kişilerin bankalardan ihtiyaç kredisi çekmesi zordur.
Geçtiğimiz yıllarda kredi notunun bankaların kredi değerlendirmelerinde bu kadar önemli olmaması ve daha esnek davranılmasından dolayı, kişiler kredi notuna o kadar önem vermedikleri için ödeme düzenlerine dikkat etmiyorlardı. Dikkat edilmemesinin sonucu olarak da kredi notu düşük olan, yani bankalar tarafından riskli olarak görülen büyük bir grup olmuş oldu.
Ayrıca konut kredisi başvurusu neden reddedilir daha detaylı öğrenmek için konut kredisi başvurunuz neden reddedildi yazımızı ziyaret edin.
3- Kredi ve Kredi Kartı Borçlarının Gelirine Oranlı Olmaması
Kişilerin borç durumu ile yasal olarak kayıtlı gelirlerinin oranlı olması gerekmektedir. Bazı bankalarda istisnaları olmakla birlikte kişiler, aylık kayıtlı gelirlerinin en fazla yarsını kredi ödemeleri için harcayabilir. Yani, kişinin aylık toplam geliri 4.000 TL ise en fazla 2.000 TL’ye kadar aylık kredi ödemesi yapabilir.
Kredi ödemelerinin yanından bankalar tarafından kişinin mevcut kredi kartı borç durumu da incelemektedir. Bunun nedeni kişilerin gelirlerinin 4 katına kadar yasal olarak kredi kartı limiti alabilmeleridir. Hal böyle olunca, 4.000 TL aylık geliri olan bir kişinin kredi kartı limiti 16.000 TL’ye kadar olabiliyor. Bu kadar yüksek borçlanma imkânlarından dolayı, bankalar kredi kartı borç durumlarını kredi başvurularında incelemektedirler.
Yorumlar (0)
Devam ederek üyelik sözleşmesini ve aydınlatma metnini okuyup kabul ettiğinizi onaylıyorsunuz.